Mr. Selalmaz's English fluency
🇹🇷 » 🇬🇧
Learn English From Turkish
Learn English From Turkish
Practice Known Questions
Stay up to date with your due questions
Complete 5 questions to enable practice
Exams
Exam: Test your skills
Test your skills in exam mode
Learn New Questions
Manual Mode [BETA]
The course owner has not enabled manual mode
Mr. Selalmaz's English fluency - Leaderboard
Mr. Selalmaz's English fluency - Details
Levels:
Questions:
32 questions
🇹🇷 | 🇬🇧 |
Evlerinde hasar var. | There is damage to their homes. |
Bına yıkıntılarının altında insanlar var. | There are people under the ruins of the thousand. |
Adıyaman'da yaşayan bir öğrencim var. | I have a student who lives in Adıyaman. |
Ailesi Adıyaman'da yaşayan bir öğrencim var. | I have a student whose parent live in Adıyaman. |
Bu sana kalmış. | It is up to you. |
Taksi şoförü | Taxi driver |
Yusuf dedi ki o aç idi. | Yusuf said (that) he was hungry. |
Müşterim söyledi ki saat bozuk idi. | My customer said (that) the clock was broken. |
Ayşe söyledi ki o keki sevdi. | Ayşe said (that) she liked pasta. |
İnsanlar söyledi onlar petrol çıkartabilirdi. | People said they could extract oil. |
Ahmet bana anlattı o anahtarlarını kaybetti. | Ahmet told me (that) he lost his keys. |
Max bana anlattı o bazı projeler hazırladı. | Max told me (that) he prepared some projects. |
Ahmet bana anlattı onlar iki keçiyi bir aileye vereceklerdi. | Ahmet told me they would give two goats to a family. |
Sami taksi sürücüsüne söyledi ki o Ankara'ya gitmek istedi. | Sami said to the taxi driver (that) he wanted to go to Ankara. |
Bastığın yere dikkat et. | Watch your step! |
Bildiğiniz gibi, ... | As you know, ... |
Diğer Afrika ülkeleriyle karşılaştırıldığında,... | Compared to other African countries, ... |
Günün sonunda | At the end of the day |
Fark nedir? | What is the difference? |
Hayal kırıklığına uğramıştım. | I was disappointed. |
Tezin içeriği | The contents of the thesis |
Şok olduk. | We were shocked. |
Adı Ahmet. | His name is Ahmet. |
Çocuklar Kuran ayetlerini öğreniyorlar. | Children are learning the verses of the Qur'an. |
Fotoğraf çekmek yasaktır. | It is forbidden to take photos. |
Sami İstanbul'da taksiye bindi. | Sami got on a taxi in İstanbul. |
Gülümsemek sadakadır. | Smiling is charity. |
Sadaka vermek | (to) give alms |
Hatimle teravi kılıyorlar. | They perform taraweeh with hatim. |
Namaz kılarım. | I perform prayer. |
Abdest alacağım. (abdest) | I'll perform ablution. (wudhu) |
Ramazan ayını gözetiyorum. (bu ay benim için özel, değerlendiriyorum.) | I'm observing the month of Ramadan. |