SEARCH
🇬🇧
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Guest
Log In
Homepage
0
0
0
0
0
Create Course
Courses
Last Played
Dashboard
Notifications
Classrooms
Folders
Exams
Custom Exams
Help
Leaderboard
Shop
Awards
Forum
Friends
Subjects
Dark mode
User ID: 999999
Version: 4.37.48
www.memory.co.uk
You are in browse mode. You must login to use
MEM
O
RY
Log in to start
Index
»
Yökdil Sosyal Bilimler Kelimeler
»
Chapter 1
»
Level 1
level: Level 1
Questions and Answers List
level questions: Level 1
Question
Answer
abes
trivial
absurd
ridiculous
acele etmek
hasten
aceleyle koşmak
rush
başarı
attainment achievement
acı
severe
acı
pain
açığa çıkarma
reveal
açık fikirli
open-minded
açık sözlü
frank
açık
obvious
açık
apparent
açık
explicit
açıklamak
clarify
adam başı
per head
adamak; ithaf etmek
dedicate
aday
candidate
adaylık
nomination
adet
item
adı çıkmış
notorious
adım
step
adım
pace
kıymetli şey
asset advantage
affedilemez
unpardonable
kabul edilebilir, hakkında ortak fikre varılabilir
affable/agreeable
ait olmak
pertain
akıllı
wise
akılsızlık
unwise
akıntının ters yönünde
upstream
aklına takılmak
obsess
alçakgönüllü
modest
aldatıcı
deceptive
aldatma
deception
aldatmak
deceive
aldatmak
fool
aldırışsız
reckless
aldırmamak
ignore
alet
device
alıkoyma
retention
alışkın
accustomed
amaç
goal
amansız; acımasız
relentless
iki anlama gelebilen
equivocal ambiguous
ana fakir
gist
ana hat
outline
anayasa
constitution
anayol
highway
ani bir darbeyle öldürmek
zap with
aniden
abruptly
anlamak
grasp
anlamak
comprehend
anlatma
indication
bir şeye canı sıkılmak
vexed annoyed
aptallık
foolishness
ara sıra olan
occasional
araştırmak
seek
artırmak
boost
aşamalı
gradual
aşırı basitleştirme
oversimplify
aşırı
excessive
aşmak
surpass
ateş
fever
ateşleme
ignite
ateşleme; pişirme; işten atma
firing
atlamak
skip
av
prey
ayarlamak
adjust
ayarlanabilir
adjustable
ayartmak
tempt
aydınlatıcı
illuminating
aydınlatmak
enlighten
ayırmak
separate
ayırmak
distinguish
aynılık
uniformity
az
junior
az/düşük olarak tahmin etmek
underestimate
azaltmak
abate
azaltmak
diminish
azar
reprimand
azarlama
reprove
azarlama
scold
bağımlı
addicted
bağımlılık
addiction
bağırarak kendini göstermek
acclaim
bağırmak
shout
bağışık; muaf; hariç tutmak
exempt
bahane
pretext
bakış açısı
point of view
baltalamak
undermine
barınacak yer
housing
basın toplantısı
press conference
basiret
discretion
başarı şansı
prospects
başarma
achieve
başarma
accomplish
başıboş
stray
başka yöne çevirmek; saptırmak
divert
başkalarını düşünmez
inconsiderate
ilk
initial
başvurmak
apply for
batıl inanç
superstition
becerikli
skilful
bedel
compensation
being on time
punctuality
beklenmedik
unforeseen
belirlemek
determine
belirsiz
indistinct
belirtmek
specify
belli
noticeable
bencil
selfish
berelemek
bruise
bırakmak
quit
bildirmek
notify
bir kişiye/şeye göre
according to
biricik; tek; eşsiz
unique
birleşmek
combine
birleşmek
combine
birleşmek
merge
birleşmiş; bestelenmiş
composed
birlik
league
birlik; sendika
union
birşey'e boğmak
shower
bitmiş
exhausted
bol
abundant
bol; bereketli
plentiful
borç
dept
boş
vacant
boşuna
futile
bölge
region
bölmek
divide
bu nedenle
hence
bulunma
locate
buna gore
accordingly
burs
scholarship
buruşmak
wrinkle
bütçe
budget
büyük oranda
heavely
büyük
extensive
büyüleme
captivate
büyütmek
enlarge
canavar
monster
casus
spy
casusluk
espionage
cepheyi yarıp geçmek
break through
cerrah
surgeon
cezp etmek
attract
change
alter
ciddi
grave
cilalamak
polish
cimri
stingy
kurnaz, akıllı
shrewd/clever
sakinleştirmek
soothe/comfort
karışık
intricate/complicated
kopyasını yapmak
duplicate/copy
vahşilik
brutality/cruelty
çabalamak
struggle
çağdaş
contemporary
çalışkan
industrious
çamur; iftira
mud
çaresine bakmak; üstesinden gelmek
tackle
çarpışma
collide
çekmek
withdraw
çelişmek
conflict
çeyrek; bölge
quarter
çıkarmak
remove
çiçek açmak
bloom
çiçek açmak
blossom
çoğunluk
majority
çok aktif
overactive
çok derin
scholarly
çok eser veren
prolific
çok geniş
vast
çok yönlü; elinden birden fazla iş gelen
versatile
çöp
litter
çözmek
dissolve
çürüme
rot
dağınık
scattered
dağınık
messy
daha üstün
superior
dakik
punctual
dalma
plunge
dar yol; şerit
lane
dayanmak
bear
dedektif
investigator
değerini
enhance
değersiz
insignificant
değişik
varied
dehşetli
fearsome
-den ileri gelmek
stem from
deneme safhasında
on trial
deneme; duruşma
trial
denetimsiz
unrestrained
denge
balance
deniz aşırı
overseas
derhal; aynı anda
at once
derinden
deeply
ders
lecture