Mike her sabah altıda kalkar. | Mike gets up at 6:00 am every morning. |
kahvaltı yapar ve kahve içer. | He makes breakfast and drinks a coffee. |
Arabasıyla işe gidiyor. | He drives to work in his car. |
işi sabah 7:30 'da başlıyor. | His work starts at 7:30 am. |
Mike bir restoranda aşçı | Mike is a cook at a restaurant |
Bunlar dinlemenizi istediğim hikayeler. | These are stories that I want you to listen to. |
Dilde en yaygın fiilleri kullanırlar. | They use the most common verbs in the language. |
Dildeki temel yapıları uygulama yeridir. | It's a place to practice basic structures in the language. |
Hikaye iki kez anlatılıyor ve ardından sorular geliyor. | The story is told twice, and then there are questions. |
Sorulara cevap vermeyi seçebilir ya da sadece benim verdiğim cevapları dinleyebilirsiniz. | And you can choose to answer the questions, or just listen to the answers that I provide. |
Bir restoranda çalışan Mike hakkında bir numaralı hikaye. | So, story number one about Mike who works in a restaurant. |
Aç müşteriler için yemek yapıyor. | He makes food for hungry customers. |
Müşteriler birçok ülkeden gelmektedir. | The customers are from many countries. |
Birçok farklı dil konuşuyorlar. | They speak many different languages. |
Mike birçok dost canlısı insanla tanışabilir. | Mike can meet many friendly people. |
Mike müşterilerle konuştuğunda mutlu oluyor. | Mike is happy when he talks to the customers. |
Şimdi aynı hikayeyi dinlemenizi istiyorum ama bu sefer Mike tarafından anlatılıyor. | Now I want you to listen to the same story, but this time told by Mike. |
Biraz farklı olduğunu fark edeceksiniz. İşte Mike. | You'll notice it's a little different. Here's Mike. |
Her sabah altıda kalkıyorum. | I get up at six am every morning. |
Kahvaltı yaparım ve kahve içerim. | I make breakfast and drink a coffee. |
Arabamla işe gidiyorum. | I drive to work in my car. |
İşim sabah yedi buçukta başlıyor. | My work starts at seven thirty am. |
Ben bir restoranda aşçıyım. | I am a cook at a restaurant. |
Aç müşteriler için yemek yaparım. | I make food for hungry customers. |
Müşteriler birçok farklı ülkeden gelmektedir. | The customers are from many different countries. |
Birçok farklı dil konuşuyorlar. | They speak many different languages. |
Birçok arkadaş canlısı insanla tanışabilirim. | I can meet many friendly people. |
Müşterilerle konuştuğumda mutlu oluyorum. | I am happy when I talk to the customers. |
Şimdi senden soruları dinlemeni istiyorum ve eğer cevap verebileceğini düşünüyorsan, lütfen yap. | Now I want you to listen to the questions and if you think you can answer, please do so. |
Yüksek sesle ya da yüksek sesle, ya da sadece cevapları dinleyin — bu size kalmış. | Out loud or not out loud, or just listen to the answers – it's up to you. |
Mike erken kalkar mı? | Does Mike wake up early? |
Evet, Mike her sabah altıda uyanır. | yes, Mike wakes up at six am every morning. |
Mike çay içer mi? | Does Mike drink a tea? |
Hayır, Mike çay içmez, kahve içer. | No, Mike does not drink a tea, he drinks a coffee. |
Mike işe giderken arabasını kullanıyor mu? | Does Mike drive his car to work? |
Evet, Mike işe giderken arabasını kullanıyor. | Yes, Mike drives his car to work. |
Mike'ın işi sabah yedide mi başlıyor? | Does Mike's work start at seven am? |
Hayır, Mike'ın işi sabah yedide başlamıyor. Sabah 7:30'da başlıyor. | No, Mike's work does not start at seven am. It starts at seven thirty am. |
Mike bir aşçı mı? | Is Mike a cook? |
Evet, Mike bir restoranda aşçıdır. | yes, Mike is a cook at a restaurant. |
Müşteriler tek bir ülkeden mi? | Are the customers from one country? |
Hayır, müşteriler tek bir ülkeden değil. Birçok farklı ülkeden geliyorlar. | No, the customers are not from one country. They are from many different countries. |
Müşteriler arkadaş canlısı mı? | Are the customers friendly? |
Evet, müşteriler arkadaş canlısı. | Yes, the customers are friendly. |
türkiye'de insan hakları ve adalet ile ilgili sorunlar var. | There are problems with human rights and justice in Turkey. |
Eğitim kurumları kalitesiz ve kızımın eğitimi için vize sağlayan bir iş arayışım var. | Educational institutions in Turkey are of poor quality and I am looking for a job that provides a visa in Europe for my daughter's education. |
schaefer'in avrupa işlerinde çalışmam için istanbul ofisi yöneticileri onay vermiyor. | Istanbul office managers do not approve for me to work in Schaefer's European affairs. |
dil yeterliliklerimi geliştirmek istiyorum. | I want to improve my language proficiency. |