level: 29th September
Questions and Answers List
level questions: 29th September
Question | Answer |
---|---|
hastalık | illness |
hastalıkla başa çıkmak, mücadele etmek | to cope with the illness |
yüksek ateş | high fever |
yatakta uzanmak | to lie down in the bed |
Grip gibi bir şeyim var. | I have something like flu. |
doktora görünmek | to see the doctor |
yakın bir ofis | a close office |
kapalı bir ofis | a closed office |
bir yere taşınmak | to move to somewhere |
kiralamak | to rent |
başa çıkmak, ilgileneceğim | to deal with |
sorumlu olmak | to be responsible for |
istihdam etmek, iş vermek | to employ |
işveren | employer |
çalışan | employee |
kalıp | mold |
HQ - Genel Müdürlük | HQ - Headquarters |
şeyler | stuff |
insanlar | people |
ceviz | walnut |
kimlik kartı | identification card - ID |
başı ağrımak | to have a headache |
eşyaları yerleştirmek | to place stuff |
dikdörtgen | rectangle |
kare | square |
bunun için mutluyum | I am happy for this |
anadolu yakası | anatolian side |
peçete | tissue / napkin |
yerleşmek | settle down |
kötü davranmak | to treat badly |
eşyalı ev | furnished house |
1 saat sürdü | it took 1 hour |
10 dakika erken | 10 minutes early |
07:15 | quarter past seven |
aynı ev | the same house |
Şimdilik fena değil | so far so good |
satış stajyeri | sales intern |
iç satış temsilcisi | internal sales representative |
pazarlamak | to market |
satmak | to sell |
kalıp setleri | sets of molds |
kalıp | mould |
işleri zamanında yetiştirmek | get things done on time |
olabildiğince çabuk | asap |
ürünleri pazarlamak | to market the products |
iskonto | discount |
sipariş | order |
teklif | offer |
siparişe dönüştürdüm | converted to order |
alışıyorum | I am getting used to |
Alıştım. | I got used to |
sonunda | eventually |
Metro gibi değil | not like Metro |
yetişmek | to catch up |
bir an önce | as soon as possible |
ayırmak | to seperate |
ileri geri | back and forth |
manken | model |
bir şeyler yapmaya alışmak | to get used to doing something |
üst üste dört gün izin | four days-off in a row |
önceden, zamanı gelmeden | in advance |
atlet | undershirt |
iç çamaşırı | underwear |
hayal gücü | imagination |
birini bir yere götürmek | to take someone to somewhere |
kaynakçı | welder |
kaynak | welding |
kalfa | calfa |
oldukça pahalı olanı | quite expensive one |
sizin görüşünüze göre | in your opinion |
şimdiye kadar | so far |
arasında | Among |
Müze kartı | Museum pass |
Kesin değil. | It is not for sure |
iş kurmak | start a business |
nefret etmek | hate |