in the past | geçmişte |
İzmir is very crowded. | İzmir çok kalabalık. |
İzmir isn't that good anymore. | İzmir artık o kadar da iyi değil. |
Kemaraltı is crowded, busy and lively. | Kemaraltı kalabalık, yoğun ve canlı. |
There is nothing much to see there. | Orada görülecek fazla bir şey yok. |
I have never been to Ephesus. | Efes'e hiç gitmedim. - gitmişliğim vardı. |
the museum pass | müze kartı |
My museum pass is expired. | Müze kartımın süresi doldu. |
I have been to İstanbul many times. | İstanbul'da birçok kez bulundum. - bulunmuşluğum vardır. |
Transportation gets more difficult in İzmir every day. | İzmir'de ulaşım her geçen gün daha da zorlaşıyor. |
We get stuck in traffic nowadays a lot. | Günümüzde çok fazla trafikte sıkışıp kalıyoruz. |
I don't know anything about computers. | Bilgisayardan hiç anlamam. |
I have half an hour free time. | Yarım saat boş vaktim var. |
Istanbul is a multi-cultural city. | İstanbul çok kültürlü bir şehirdir. |
Istanbul is overwhelming. | İstanbul bunaltıcı. |
İzmir people always warn others. | İzmir halkı hep başkalarını uyarır. |
İzmir people are very sensitive. | İzmirliler çok hassas. |
How about Sivas people? | Peki ya Sivaslılar? |
What kind of people are they? | Onlar ne tür insanlar? |
My relatives always joke. | Akrabalarım her zaman şaka yaparlar. |
They go to our hometown for funerals. | Cenazeler için memleketimize gidiyorlar. |
I know many of my relatives. | Akrabalarımın çoğunu tanıyorum. |
İstanbul is more expensive than İzmir. | İstanbul İzmir'den daha pahalıdır. |