The improvements resulted in increased wins. | İyileştirmeler artan kazançlarla sonuçlandı. |
He has taken the business over | İşi devraldı |
Her problems stem from childhood. | Sorunları çocukluktan kaynaklanıyor. |
Total sales today amounted to 2000 TL | Bugün toplam satış 2000 TL'ye ulaştı |
duration of illness | hastalık süresi |
Vitamin C prevents us from getting sick. | C vitamini hastalanmamızı engeller. |
particular environment | belli çevre |
She's competing for a place in Olympic. | Olimpiyat'ta bir yer için yarışıyor. |
I passed on the message | Mesajı ilettim. |
cleaning fluid | Temizlik sıvısı |
Fluid doesn't apply only to liquids. | Akışkan sadece sıvıları kapsamaz. |
By the time I got to the station, ... | İstasyona geldiğimde ... |
In order that you can sign the form, ...... | Formu imzalayabilmeniz için, ...... |
Provided that measures are taken, ..... | Önlemlerin alınması şartıyla, ..... |
No one knows for certain. | Kimse kesin olarak bilmiyor. |
inner remnant | iç kalıntı |
the collapse of businesses | işletmelerin çöküşü |
pollution concerns | Kirlilik endişeleri |
because of the rain | Yağmur yüzünden |
except for him | Onun dışında |
İstanbul, along with Ankara and İzmir, | İstanbul, Ankara ve İzmir ile birlikte, |
by means of sign language | İşaret dili vasıtasıyla |
celebrated aviator | ünlü havacı |
While working as a nurse, | Hemşire olarak çalışırken, |
contrary to her parent's wishes | ebeveyninin isteklerinin aksine |
It was uncommon | Nadirdi |
I have no interest in football. | Futbola ilgim yok. |
She flied across the Atlantic. | Atlantik boyunca uçtu. |
commercial aviation | ticari havacılık |
She set out to fly around the world. | Dünyanın etrafında uçmaya başladı. |
two-thirds of the distance | Mesafenin üçte ikisi |
Her plane vanished | Uçağı kayboldu |
mystery of her fate | Akıbetinin gizemi |
the facts remain unknown | Gerçekler bilinmiyor |
..... as well as our families. | ailelerimizin yanısıra .... |
on behalf of the whole group | Tüm grup adına |
in terms of money, | para açısından, |
Depression is accompanied by insomnia. | Depresyona uykusuzluk eşlik eder. |
They raised prices. | Fiyatları yükselttiler. |
He's been nominated for leadership. | Liderlik için aday gösterildi. |