| This car is slow. That car is slower. | Bu araba yavaş. Şu araba daha yavaş. |
| My t-shirt is cheap. Your t-shirt is cheaper. | Benim Tişörtüm ucuz. Senin tişörtün daha ucuz. |
| My room is big. Ali’s room is bigger. | Benim odam büyük. Ali’nin odası daha büyük. |
| Konya is hot. Antalya is hotter. | Konya sıcaktır. Antalya daha sıcaktır. |
| Mehmet was short. Veli was shorter. | Mehmet kısaydı. Veli daha kısa idi. |
| This box is light. This pencil is lighter. | Bu kutu hafiftir. Bu kalem daha hafiftir. |
| Brown chair is heavy. Black chair is heavier. | Kahverengi sandalye ağır. Siyah sandalye daha ağır. |
| Ayşe is thin. Merve is thinner. | Ayşe zayıftır. Merve daha zayıftır. |
| Math homework was easy. English homework was easier. | Matematik ödevi kolaydı. İngilizce ödevi daha kolaydı. |
| I am tall. My father is taller. | Ben uzunum. Amma babam daha uzun. |
| My mom is strong . My dad is stronger. | Annem güçlü. Ama babam daha güçlü. |
| Afra is high. Kule Site is higher. | Afra yüksektir. Kule site daha yüksektir. |
| Ahmet is happy. I am happier. | Ahmet mutlu. Ben daha mutluyum. |
| Ankara is cold. Kars is colder. | Ankara soğuktur. Kars daha soğuktur. |
| Kars is colder than Ankara. | Kars Ankara’da daha soğuktur. |
| Ankara is hotter than Kars. | Ankara Kars’tan daha sıcaktır. |
| My dad is taller than my mom. | Babam annemden daha uzundur. |
| Ayşe is shorter than Merve. | Ayşe Merveden daha kısadır. |
| I am happier than Ahmet. | Ben Ahmet’ten daha mutluyum. |
| My shoes are cheaper than my t-shirt. | Ayakkabım tişörtümden daha ucuz. |
| Arnold is stronger than John. | Arnold John’dan daha güçlüdür. |
| My grandma is younger than my grandpa. | Büyükannem büyükbabamdan daha genç. |
| My grandpa is older than my grandma. | Büyükbabam büyükanemden daha yaşlı. |
| generally - usually | genellikle |
| my father never leaves trash | babam asla çöp bırakmaz |
| my father never likes mess | babam dağınıklığı asla sevmez |
| I dont know how to play guitar | Gitar çalmayı bilmiyorum |
