You are in browse mode. You must login to use MEMORY

level: 261 MAA - (2)

Questions and Answers List

level questions: 261 MAA - (2)

Question	Answer
After your explanations, I ____ it. (understand)Açıklamalarından sonra, onu anlıyorum.	get
Camels can put ___ with challenging conditions, drinking only a little or no water for up to seven days. (to endure)Develer, zor koşullara dayanabilir, yedi gün boyunca yalnızca az veya hiç su içmeden.	up
Now I can understand, now it ____ sense. (it is rational)Şimdi anlayabiliyorum, şimdi mantıklı geliyor.	makes
Please make ____ you come home before midnight. (please do that hundred percent)Lütfen, gece yarısından önce eve geldiğinden emin ol.	sure
When you decide on a date for the meeting, please ___ me know. (to inform)Toplantı için bir tarih belirlediğinde, lütfen bana bildir.	let
I must leave to ____ errands now, but I'm looking forward to relaxing later. (to do unimportant stuff)Şimdi alışveriş yapmak için çıkmam gerekiyor, ama daha sonra dinlenmeyi dört gözle bekliyorum.	run
Your kind words and unexpected gesture really ____ my day. (cherished)Nazik sözlerin ve beklenmedik jestin gerçekten günümü güzelleştirdi.	made
Don't forget to _____ the lights when you enter the room, and remember to ______ when you leave. (to activate and deactivate lights)Odaya girdiğinde ışıkları açmayı unutma, ve çıktığında kapatmayı unutma.	turn on - turn them off
If you're running late for the airport, it's best to _____ a taxi for a quick and convenient ride. (to use a taxi)Havaalanına geç kalıyorsan, hızlı ve pratik bir yolculuk için en iyisi bir taksi almak.	take
To reach downtown, you can ______ a bus at the nearest bus stop, and it will take you there in no time. (to use a bus)Şehir merkezine ulaşmak için en yakın otobüs durağında bir otobüsü yakalayabilirsin, seni oraya hemen götürecektir.	get on
Out of the ____, my old friend from college called me up to catch up on old times. (suddenly)Birdenbire, üniversiteden eski arkadaşım beni arayıp eski günleri hatırlamak istedi.	blue
I'm ____ to book a trip to Europe for the summer and I'm so excited! (I will do it soon)Yaz için Avrupa'ya bir gezi rezervasyonu yapmaya hazırım ve çok heyecanlıyım!	about
I have a huge ____ on my coworker, but I don't know how to tell her. (He loves her.)İş arkadaşım hakkında büyük bir aşkım var, ama ona nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum.	crush
You ____ it with your presentation yesterday, it was really impressive. (You did a great job.)Dün sunumunla harika iş çıkardın, gerçekten etkileyiciydi.	nailed
I have to do ____ this weekend, but I'm looking forward to the extra pay. (to work extra time)Bu hafta sonu fazla mesai yapmak zorundayım, ama ekstra maaşı dört gözle bekliyorum.	overtime
I'm happy to be making a ____ doing something I love. (earns money, and can provide for his family)Sevdiğim bir şey yaparak geçimimi sağladığım için mutluyum.	living
It's time for me to ____ the road and start my next adventure. (they start the trip)Yeni macerama başlamak için yola çıkma zamanı.	hit
I'm ____ right now, I don’t have any money but I know things will turn around soon. (I don’t have any money.)Şu anda param yok, ama biliyorum ki her şey yakında değişecek.	broke
I'm ____ it, I'll have that report finished by the end of the day. (don’t worry, I’ll do it)Üzerindeyim, o raporu günün sonuna kadar bitireceğim.	on
If I ____ you, I would take that job offer. It seems like a great opportunity. (in my imagination)Eğer senin yerinde olsaydım, o iş teklifini kabul ederdim. Harika bir fırsat gibi görünüyor.	were
I'm going to apply ____ that scholarship, even though the competition is tough. (preposition)Rekabet zor olsa da, o burs için başvuruda bulunacağım.	for
I'm going to stop ____ the museum on my way home from work today. (pay a short visit while going nearby)Bugün işten dönerken müzeye uğrayacağım.	by
I need to ____ a decision soon about where to go for my next vacation. (to decide)Bir sonraki tatilim için nereye gideceğime dair yakında bir karar vermem gerekiyor.	make
I'm so hungry, I feel like I could ___ to death! (to die because of hunger)O kadar açım ki, açlıktan ölüyormuşum gibi hissediyorum!	starve
You have a ____ in that, I hadn't considered that perspective before. (you are right)O konuda bir haklılık payın var, daha önce o bakış açısını düşünmemiştim.	point
I have to do ____ all day today, but I'm planning to treat myself to a nice dinner later. (do housework)Bugün bütün gün ev işlerini yapmak zorundayım, ama akşam kendime güzel bir akşam yemeği ısmarlamayı düşünüyorum.	chores
Great minds think ____, I was just thinking the same thing! (we might have similar opinions)Büyük zihinler benzer düşünür, ben de aynı şeyi düşünüyordum!	alike
I had to ____ up with my partner, but I'm looking forward to moving on. (we don’t love each other anymore)Partnerimle ayrılmak zorunda kaldım, ama ilerlemeyi dört gözle bekliyorum.	break
I'm ____ at the moment, but I know I'll get everything done in time. (very busy)Şu anda yoğun durumdayım, ama her şeyi zamanında halledeceğimi biliyorum.	swamped
I'm an open ____, ask me anything! (I am transparent.)Ben açık bir kitabım, bana her şeyi sor!	book
I'll ____ it there in ten minutes, just hold on a little longer. (I will be there.)On dakikada orada olacağım, sadece biraz daha bekle.	make
____ a leg on your big audition tomorrow! (Good luck!)Yarın büyük seçmende şansın bol olsun!	Break
I'm going ____ waiting for my favorite band's new album to drop. (I am going crazy.)Favori grubumun yeni albümünün çıkmasını sabırsızlıkla bekliyorum.	bananas
I'm so pissed __ about what happened at work today, but I'm trying to let it go. (I am very angry.)Bugün işte olanlardan çok sinirliyim, ama bunu bırakmaya çalışıyorum.	off
I always try to ____ the talk and be true to my word. (whatever you talk about, you must practice)Her zaman söylediklerimi eyleme dökmeye ve sözümde durmaya çalışırım.	walk
I'm starting to realize that it's time for me to grow up and take ____ more responsibility. (to have responsibilities)Büyüyüp daha fazla sorumluluk almam gerektiğini fark etmeye başlıyorum.	on
I'm always looking for ways to ____ money on the side. (to earn money)Her zaman yanımda para kazanmanın yollarını arıyorum.	make
I just ____ out of milk, time to make a trip to the grocery store. (we finished all the milk.)Sütüm bitti, markete gitme zamanı.	ran
For God's sake, can we please just agree ____ something? (preposition)Tanrı aşkına, lütfen bir şeyde anlaşalım mı?	on
I'm really ____ learning new languages, it's such a fun challenge. (I am interested in.)Yeni dilleri öğrenmeye gerçekten ilgiliyim, bu çok eğlenceli bir meydan okuma.	into
Don't ____ up on me, I know I can do better. (continue your struggle)Bana pes etme, daha iyi yapabileceğimi biliyorum.	give
None ____ your business, but thanks for asking. (you can’t intervene with me)Bu senin işin değil, ama sorduğun için teşekkürler.	of
Stop making ____ of me, it's not funny. (stop kidding me)Beni eğlenmekten vazgeç, bu komik değil.	fun
I'm all ____, tell me everything. (I am listening carefully.)Ben kulak kesildim, her şeyi bana anlat.	ears
You can say that ____, that's so true. (I agree with you.)Bunu bir kez daha söyleyebilirsin, bu çok doğru.	again
How ____ you speak to me like that? (You shouldn’t be that courageous.)Bana öyle nasıl cesaret edersin?	dare
It's tough to make ends ____ sometimes, but I always find a way. (to make a living)Bazen geçinmek zor, ama her zaman bir yol buluyorum.	meet
I promised I wouldn't ____ the beans, but it's so hard to keep a secret. (speak up, tell the secret)Sırrı açıklamayacağıma söz verdim, ama bir sırrı saklamak çok zor.	spill
I'm on cloud ____ right now, everything is going so well. (I am very happy.)Şu anda dokuzuncu buluttayım, her şey çok iyi gidiyor.	nine
Fingers ___ that everything works out as planned. (I hope everything goes well.)Her şeyin planlandığı gibi gitmesi için umarım.	crossed
I ____ your pardon, I didn't hear you. Could you repeat that? (I am extremely sorry)Affedersiniz, sizi duyamadım. Tekrar eder misiniz?	beg
Are you ____ me? That's amazing news! (are you joking?)Şaka mı yapıyorsun? Bu harika bir haber!	kidding
Are you ____ of your mind? That's such a crazy idea! (Have you gone crazy?)Aklını mı kaybettin? Bu çok çılgın bir fikir!	out
I can give you a ____ to the airport, no problem. (I can take you there)Seni havaalanına götürebilirim, sorun değil.	lift
You're ____ it in your new job, I'm so proud of you. (doing a great job)Yeni işinde harika gidiyorsun, seninle çok gurur duyuyorum.	killing
It's ____ to me to make my dreams a reality. (I will decide about it, not someone else)Hayallerimi gerçeğe dönüştürmek bana bağlı.	up
Let's ____ to disagree and move on. (even if we don’t have the same opinions, it is ok)Farklı düşündüğümüzde anlaşalım ve devam edelim.	agree
We are on the same ___ about this issue. (We have the same opinion.)Bu konuda aynı fikirdeyiz.	page
Eighteen _____. / On sekiz öğrenci.	students
I _____ for the Erasmus Project. / Erasmus Projesi için seçildim.	have been selected
I ___ an exam. / Bir sınav oldum.	took
We ____ an exam. / Bir sınav almak zorundaydık.	had to take
I am going to go to Macedonia ____ classes. / Ders almak için Makedonya'ya gideceğim.	to get
I went to the bakery _____ some bread. / Biraz ekmek almak için fırına gittim.	to buy
They told us ____ would stay there only for six days. / Orada sadece altı gün kalacağımızı söylediler.	we
They ____ something specific about this. / Bununla ilgili özel bir şey duyurmadılar.	haven’t announced
He is my friend from the _____. / O, anaokulundan arkadaşım.	kindergarten
I love ____. / Onu seviyorum.	him
I _____ him for a long time. / Onu uzun zamandır göremedim.	wasn’t able to see
When I ____ to the school, I saw my friend. / Okula geldiğimde arkadaşımı gördüm.	came
I haven’t studied ____ my English exam yet. / Henüz İngilizce sınavım için çalışmadım.	for
I ______ my studies on memory.com. / Memory.com üzerindeki çalışmalarımı zaten tamamladım.	have already completed
I _____ some games on my computer. / Bilgisayarımda bazı oyunlar oynuyorum.	play
I have _____ books on my bookshelf. / Kitaplığımda çok sayıda kitabım var.	many
____ this game is good, it doesn’t have a lot of music. / Bu oyun iyi olsa da, çok fazla müziği yok.	Although
___ the year 3000, there is a mountain called Nevoa. / 3000 yılında Nevoa adında bir dağ var.	In
The girl fell ____ a cave. / Kız bir mağaraya düştü.	into
The girl fell ____ the wall. / Kız duvardan düştü.	off
While walking, the girl fell ____ the ground. / Yürürken kız yere düştü.	to
I ____ about it. / Bunu biliyordum.	knew
The game ___ in 2015. / Oyun 2015 yılında piyasaya sürüldü.	was released
This game is _____ good. / Bu oyun hâlâ iyi.	still
It is not _____ it in multiplayer mode. / Çok oyunculu modda oynamak güvenli değil.	safe to play
It is _____. / Olabilir._ _	possible
While walking, the girl fell ____._ _	down
I love ____. / Onu seviyorum.	her
I skipped the tutorial ____. / Eğitim bölümünü yanlışlıkla atladım.	by mistake
I ____ drink some water. / Biraz su içmeliyim. (should eş anlamlısı)	ought to
Let’s go ____ the catacombs together. / Hadi birlikte yeraltı mezarlarını geçelim.	through
To make progress here, you need to ___ some switches. / Burada ilerlemek için bazı düğmeleri etkinleştirmen gerekiyor.	trigger
Please press the ___. / Lütfen düğmeye bas.	switch
___ job! / Harika iş çıkardın!	Splendid
Are you a human being ____ underground? / Yer altında yaşayan bir insan mısın?	living
I had to talk to a ____ dog. / Sahte bir köpekle konuşmam gerekti.	dummy
In the past, this character ____ some unfortunate events. / Geçmişte, bu karakter bazı talihsiz olaylarla karşılaştı.	faced
I was ____ behind this pillar the whole time. / Tüm bu süre boyunca sadece bu sütunun arkasındaydım.	merely
Even if I fight this character, nothing ___. / Bu karakterle savaşsam bile hiçbir şey değişmiyor.	changes
If we ___ too many XP all at once, we might face some difficulties. / Bir anda çok fazla XP kazanırsak bazı zorluklarla karşılaşabiliriz.	get
They didn’t give ___ much homework. / Bize çok fazla ödev vermediler.	us
____ I didn’t have homework, I still studied my lessons. / Ödevim olmasa da derslerimi yine de çalıştım.	Even though
Even though it’s raining, we’re ___ going out. / Yağmur yağmasına rağmen yine de dışarı çıkıyoruz.	still
The ____ team wasn’t very strong. / Rakip takım çok güçlü değildi.	opposing
Our coach ____ with us. / Antrenörümüz bize kızdı.	got upset
I ____, but I assisted two goals. / Gol atmadım ama iki gole asist yaptım.	didn’t score
If I don’t understand a word in the English version, I ____ it with the Turkish one. / İngilizce versiyonda bir kelimeyi anlamazsam, Türkçe versiyonuyla karşılaştırıyorum.	compare
The book is ___ now. / Kitap şu an bende.	with me
The only thing different about the boy is his ___. / Çocuğun tek farkı boyudur.	height
His plane ____ in the Sahara Desert. / Uçağı Sahra Çölü’ne düştü.	crashed
The boy ____ a dream. / Çocuk bir rüya gördü.	had
He promised himself that he _____ it again. / Kendine bir daha yapmayacağına söz verdi.	wouldn’t do
He _____ many pictures. / Eskiden çok resim çizerdi.	used to draw
_____ clever student, I can score very high in my exams. / Akıllı bir öğrenci olduğum için sınavlarımdan çok yüksek puan alabiliyorum.	Because I am a
If I am a clever person, I can get high points ____. / Akıllı bir kişi olursam kolayca yüksek puan alabilirim.	easily
If I am not clever ____, I cannot get high points. / Yeterince akıllı değilsem yüksek puan alamam.	enough
If someone ___ is not a clever person studies a lot, they still can get high points. / Akıllı olmayan biri çok çalışırsa yine de yüksek puan alabilir.	who
All of my friends ___ like this. / Tüm arkadaşlarım böyle.	are
One of my friends ____ me. / Arkadaşlarımdan biri benimle ilgileniyor.	cares about
I have a friend from my neighborhood ____ name is Mesut. / Mahallemden Mesut adında bir arkadaşım var.	whose
___ grades are very good. / Notları çok iyi.	His
If he ___ like someone, he hates them. / Birini sevmezse ondan nefret eder.	doesn’t
We ____ a match against Montenegro until last night. / Dün geceye kadar Karadağ’a karşı hiç maç kaybetmemiştik.	had never lost
____, our players didn’t give enough importance to the game. / Bence oyuncularımız maça yeterince önem vermedi.	In my opinion
Arda Güler ____ all with mud. / Arda Güler tamamen çamurla kaplanmıştı.	was covered
We now have to play another game ______ for the next round. / Bir sonraki tura kalmak için şimdi başka bir maç oynamak zorundayız.	in order to qualify
Real Madrid’s coach is really ____. / Real Madrid’in teknik direktörü gerçekten sinir bozucu.	annoying
If he ____ another game, he might be fired. / Bir maç daha kaybederse kovulabilir.	loses
Ancelotti doesn’t let Arda Güler ____. / Ancelotti, Arda Güler’in oynamasına izin vermiyor.	play
A new coach ____ Güler play for Real Madrid more. / Yeni bir teknik direktör, Güler’in Real Madrid için daha fazla oynamasına izin verebilir.	might let
Yıldız scored two goals ____ Inter. / Yıldız, Inter’e karşı iki gol attı.	against
My mirror _____.Aynam kırıldı.	was broken
My hand ____.Elim kesildi.	was cut
Ali ____.Ali öldürüldü.	was killed
Trees _____.Ağaçlar kesildi.	were cut
Our house _____.Evimiz boyandı.	was painted
Our shoes ____.Ayakkabılarımız çalındı.	were stolen
Their house ____.Evleri satıldı.	was sold
Ali's cats ____.Ali'nin kedileri öldürüldü.	were killed
The trees _____.Ağaçlar kesiliyor.	are being cut
My car _____.Arabam boyanıyor.	is being painted
Their houses _____.Evleri yıkılıyor.	are being destroyed
They _____.Kovalanıyorlardı.	were being chased
Computers _____.Bilgisayarlar satılıyordu.	were being sold
A new phone _____.Yeni bir telefon alındı.	was bought
I sold my house. My house _____.Evimi sattım. Evim satıldı.	was sold
I bought a car. A car _____.Bir araba satın aldım. Bir araba satın alındı.	was bought
The book ____ yesterday. / Kitap dün okundu.	was read
The house ____ right now. / Ev şu anda temizleniyor.	is being cleaned
The car ____ tomorrow. / Araba yarın tamir edilecek.	will be repaired
Huawei ____ in China. / Huawei Çin'de üretilir.	is produced
This cake ____ by my grandma last week. / Bu kek geçen hafta büyükannem tarafından pişirildi.	was cooked
The game _____ in the park right now. / Oyun şu anda parkta oynanıyor.	is being played
The letter ____ by the secretary tomorrow morning. / Mektup yarın sabah sekreter tarafından yazılacak.	will be typed
The movie ____ by the whole family last night. / Film dün gece tüm aile tarafından izlendi.	was watched
The shirt ____ by my sister right now. / Gömlek şu anda kız kardeşim tarafından ütüleniyor.	is being ironed
The car _____ by the thief last week. / Araba geçen hafta hırsız tarafından çalındı.	was stolen
The computer ____ by the technician yesterday. / Bilgisayar dün teknisyen tarafından tamir edildi.	was fixed
It’s easier ____ plans. / Plan yapmamak daha kolay.	not to make
I have a friend ____ lives in France. / Fransa'da yaşayan bir arkadaşım var.	who
He only ___ visits Turkey. / O, sadece ara sıra Türkiye'ye gelir.	occasionally
He never ___. / O asla yalan söylemez.	lies
It ____ four months since I met Berat. / Berat ile tanışalı dört ay oldu.	has been
I had my first friend ___ I was just a year old. / Daha bir yaşındayken ilk arkadaşımı edindim.	when
He ___ us with his mother. / O, annesiyle birlikte bizi ziyaret ederdi.	used to visit
When I was a child, I ___ an imaginary friend. / Çocukken hayali bir arkadaşım yoktu.	didn’t have
I ____ stories when I was a child. / Çocukken hikayeler yazardım.	used to write
I ____ in an essay writing competition. / Hiç kompozisyon yazma yarışmasına katılmadım.	have never participated
If I ____ an essay writing competition, I would have been bullied. / Bir kompozisyon yazma yarışmasına katılsaydım, bana zorbalık yaparlardı.	had joined
If I have to, I can wait ____ hours. / Gerekirse saatlerce bekleyebilirim.	for
I once ____ three days for a game. / Bir keresinde bir oyun için üç gün beklemek zorunda kaldım.	had to wait
I ____ the piano every single day. / Her gün piyano çalışıyorum.	practice
If I were a teacher, I ____ support my students as much as possible. / Eğer öğretmen olsaydım, öğrencilerimi olabildiğince desteklemeye çalışırdım.	would try to
If I were a teacher, I ____ perfectly. / Eğer öğretmen olsaydım, kusursuz bir şekilde ders verirdim.	would teach
If I were a teacher, I ____ some games with them. / Eğer öğretmen olsaydım, onlarla bazı oyunlar oynayabilirdim.	could play
Dilek is my favorite teacher ____ and I love her. / Dilek benim en sevdiğim öğretmen ve onu çok seviyorum.	ever
She ____ and motivate me a lot. / Beni çok destekler ve motive ederdi.	used to support
____ I graduated from primary school, I have never seen her again. / İlkokuldan mezun olduğumdan beri onu bir daha görmedim.	Since
My teacher ___ special. / Öğretmenim bana kendimi özel hissettirdi.	made me feel
She ____ us a sixty-five-page homework. / Bize altmış beş sayfalık bir ödev verdi.	gave
I ___ when she said I didn’t have to do all the homework. / Bana tüm ödevi yapmak zorunda olmadığımı söylediğinde mutlu oldum.	got happy
I don’t know _____ this to me. / Bunu bana neden söylediğini bilmiyorum.	why she said
She selected me among all the students in the fourth grade ____ the event. / Tüm dördüncü sınıf öğrencileri arasında beni etkinliği sunmam için seçti.	to present
____ the graduation ceremony, she wanted me to swear at the ceremony. / Mezuniyet töreninde yemin etmemi istedi.	During
One of the students ____ on behalf of everyone else. / Öğrencilerden biri, herkes adına yemin edecekti.	would swear
One of the students ____ on behalf of everyone else. / Öğrencilerden biri, herkes adına yemin etmek zorundaydı.	had to swear