Alper A's Vocabulary
🇹🇷 » 🇬🇧
Learn English From Turkish
Learn English From Turkish
Practice Known Questions
Stay up to date with your due questions
Complete 5 questions to enable practice
Exams
Exam: Test your skills
Test your skills in exam mode
Learn New Questions
Manual Mode [BETA]
The course owner has not enabled manual mode
Alper A's Vocabulary - Leaderboard
Alper A's Vocabulary - Details
Levels:
Questions:
924 questions
🇹🇷 | 🇬🇧 |
Fotoğraf Tarifi | Photo Description |
Hadi çalışalım! | Let's work! |
Çalışırım. (işte) | I work. |
Ders çalışırım. | I study. |
Konuşurum. | I speak. |
Hava bulutlu. | It is cloudy. |
Hava güneşli | It is sunny. |
Geçen sene bir kedim vardı. | I had a cat last year. |
Sabah 7'de kahvaltı yaptım. | I had breakfast at 7 AM. |
Ali'nin bahçesi | Ali's garden |
Arkadaşımın | My friend's |
Orada ağaçlar var. | There are trees. |
Mutlu insanlar var. | There are happy people. |
Orada Bir havuz var. | There is a pool. |
Bu bir fotoğraf. | This is a photo. |
Havuzu severim. | I like pool. |
Havuzu sevmem, denizi severim. | I don’t like pool, I like the sea. |
Havuz mavidir. | Pool is blue. |
Araba siyahdır. | Car is black. |
Ben bekarım. | I am single. |
Aslı bir mühendis. | Aslı is an engineer. |
Benim bahçem | My garden |
Bahçemde | In my garden |
Arabamda | In my car |
Arabanızda | In your car |
Bizim arabamızda | In our car |
Bahçemizde | In our garden |
Arkadaşımla | With my friend |
Ailemle | With my family |
Senin arkadaşınla | With your friend |
Aydın'da | In Aydın |
Aydın'da yaşarım. | I live in Aydın. |
Aydın'ı severim. | I like Aydın. |
Netflix'te film izlerim. | I watch a movie on Netflix. |
Telefonumda bir video izliyorum. | I watch a video on my phone. |
Telefonumdayım - telefonla oynuyorum | I am on my phone. |
Tabletimdeyim. - tabletle ilgileniyorum | I am on my tablet. |
Bilgisayarımdayım. | I am on my PC. |
Yemek yemem lazım. | I need to eat. |
Bir bilgisayara ihtiyacım var. | I need a computer. |
Yardıma ihtiyacım var. | I need help. |
Senin yardımın | Your help |
Yardımına ihtiyacım var. | I need your help. |
Muz isterim. | I want a banana. |
Yemek isterim. | I want to eat. |
Bir kitap isterim. | I want a book. |
Okumak isterim. | I want to read. |
Bir kitap okurum. | I read a book. |
Saat 8'de kitap okurum. | I read a book at 8 o'clock. |
Evde bir kitap okurum. | I read a book in the house. |
Kitap yazarsın. | You write a book. |
Kitap yazmazsın. | You don't write a book. |
İngilizce konuşuruz. | We speak English. |
İngilizce konuşurlar. | They speak English. |
Arabanda İngilizce konuşurlar. | They speak English in your car. |
Çilek satarım. | I sell strawberry. |
Pazar günü çilek satıyorum. | I sell strawberry on Sunday. |
Atça'da Pazar günü çilek satarım. | I sell strawberry on Sunday in Atça. |
İnternetten araba alırım. | I buy cars online. |
Ben saat 8'de kahvaltı yaparım. | I have breakfast at 8 o'clock. |
Saat 12'de kahvaltı ederim. | I have breakfast at twelve o'clock. |
Akşam yemeğini saat 9'da yerim. | I have dinner at 9 o'clock. |
Saat 11'de kalkarım. | I get up at 11 o'clock. |
Telefonumda video izlerim. | I watch videos on my phone. |
Zaman harcamak | (to) spend time |
Spor salonuna giderim. | I go to the GYM. |
Ayşe İngilizce konuşmaz. | Ayşe doesn't speak English. |
Ayşe İngilizce konuşamaz. | Ayşe can't speak English. |
(İngilizce) konuşur musun? | Do you speak English? |
Ayşe İngilizce konuşur mu? | Does Ayşe speak English? |
Ben uçabilirim. | I can fly. |
Brokoli yiyebilirim. | I can eat broccoli. |
Brokoli yiyemem. | I can't eat broccoli. |
Brokoli yemem. | I don't eat broccoli. |
Brokoli yemem. | I don't eat broccoli. |
Brokoli sevmem. | I don't like broccoli. |
Konya'dayım. | I am in Konya. |
Konya'da yaşamam. | I don't live in Konya. |
Ali Konya'da yaşamaz. | Ali doesn't live in Konya. |
Kaldırımda yürürüm. | I walk on the pavement |
05:15 de kalkarım | I get up at 05:15. |
İstanbul'dan gelirim. | I come from İstanbul. |
Okula başlarım. | I start the school. |
İngilizce konuşmaya başlarım. | I start to speak English. |
Araba sürmeye başlarım. | I start to drive a car. |
Arkadaşlarımla İngilizce öğrenmeye başlarız. | We start to learn English with my friends. |
Arkadaşlarla filme başlarız. | We start the movie with my friends. |
Çalışmaya başlarım. | I start to work. |
Çikolata isterim. | I want chocolate. |
Çalışmak isterim. | I want to work. |
John'un bir sürü ödevi var. | John has lots of homework. |
Ali'nin silahı var. | Ali has a gun. |
Ali'nin bir planı yok. | Ali doesn't have a plan. |
Netflix'te dizi izliyor musunuz? | Do you watch series on Netflix? |
Örneğin | For example |
Başka? ya başka? | What else? |
Netflix'te Fridge izlerim | I watch Fridge on Netflix. |
Hamburger yiyecek misin? | Will you eat hamburger. |
Hamburger yiyeceğim. | I will eat hamburger. |
Bir kitap okuyacağım. | I will read a book. |