SEARCH
You are in browse mode. You must login to use MEMORY

   Log in to start

Turkish Practice


🇬🇧  »  🇹🇷
Learn Turkish From English
Created:


Public
Created by:
Nancy Mead


0 / 5  (0 ratings)



» To start learning, click login

1 / 25

🇬🇧


The trip did not end.
🇹🇷


Yolculuk bitmedi.

Practice Known Questions

Stay up to date with your due questions

Complete 5 questions to enable practice

Exams

Exam: Test your skills

Test your skills in exam mode

Learn New Questions

Dynamic Modes

SmartIntelligent mix of all modes
CustomUse settings to weight dynamic modes

Manual Mode [BETA]

Select your own question and answer types
Specific modes

Listening & SpellingSpelling: Type what you hear
multiple choiceMultiple choice mode
SpeakingPractice your speaking ability
Speaking & ListeningPractice pronunciation
TypingTyping only mode

Turkish Practice - Leaderboard

0 users have completed this course. Be the first!

No users have played this course yet, be the first


Turkish Practice - Details

Levels:

Questions:

416 questions
🇬🇧🇹🇷
The trip did not end.
Yolculuk bitmedi.
They did not go to school today
Onlar bugün okula gitmediler
I wıll never forget you
Seni asla unutmayacağım.
No, my mother will never come here
Hayır, annem buraya asla gelmeyecek.
I dıd not sleep last night because I had a lot of homework
Dün gece uyumadım çünkü çok ödevim vardı
No, i will never give you this apple
Hayır, bu elmayı sana asla vermeyeceğim
I did not sleep in the library but İ drank milk
Kütüphanede uyumadım ama süt içtim
Why did you not tell me?
Neden bana söylemedin?
İt is impossible to go there
Oraya gitmek imkansız.
I did not come because İ do not love you
Gelmedim çünkü seni sevmiyorum
I did not go
Gitmedim
He has not given me an answer yet
O henüz bana bir cevap vermedi
My mother will not sleep tonight
Annem bu gece uyumayacak
Why did you not go to class today?
Neden bugün derse gitmedin?
I will never forget you
Seni asla unutmayacağım
İ have not forgotten those good days
O güzel günleri unutmadım
The lamp did not work
Lamba çalışmadı
She has not started school yet.
O daha okula başlamadı.
I never loved him.
Ben onu hiç sevmedim.
No, Duo was not here.
Hayır, Duo burada değildi.
To be or not to be
Olmak veya olmamak
We have never spoken.
Biz hiç konuşmadık.
The children were not at the park yesterday.
Çocuklar dün parkta değillerdi.
I never loved him.
Ben onu hiç sevmedim.
The trip did not end.
Yolculuk bitmedi.
My work is not finished yet.
Işim hala bitmedi.
Nobody is speaking with me.
Hiç kimse benimle konuşmuyor.
No, the class will not start at five o'clock
Hayır, ders saat beşte başlamayacak.
Why did he not talk with her on the phone?
Neden o onunla telefonda konuşmadı?
He did not work on Sunday.
O pazar günü çalışmadı.
Nobody is speaking with me.
Kimse benimle konuşmuyor.
You have never spoken with my sister.
Sen benim kız kardeşimle hiç konuşmadın.
Drink orange juice in order to not be sick.
Hasta olmamak için portakal suyu iç.
I will not tell the answer to anybody
Cevabı hiç kimseye söylemeyeceğim.
He did not even say one word
O bir kelime bile söylemedi.
We have never forgotten you
Biz seni hiç unutmadık
I will never forget you
Seni asla unutmayacağım
Nobody loved me like you did
Beni kimse senin gibi sevmedi
He is my type
O benim tipim.
This system will change everthing
Bu sistem her şeyi değiştirecek
We are here to serve you.
Size hizmet etmek için buradayız.
I did not like his view on this subject.
Onun bu konuya bakışını sevmiyordum
My view on life
Hayata bakışım
I will let him go
Onun gitmesine izin veriyorum.
I have to go
Gitmem lazım
Let me!
İzin ver!
I love dancing
Dans etmeyi seviyorum
Then we need to dance
O zaman dans etmemiz lazım
You need to give it to me
Bunu bana vermen lazım
I want my mother to come.
Annemin gelmesini istiyorum.
İ will let my daughter go to Germany.
Ben kızımın Almanya'ya gitmesine izin vereceğim.
I don't like to do it
Ben onu yapmayı sevmiyorum
He needs to come here tomorrow
Onun yarın buraya gelmesi lazım
I don't want you to hate me.
Benden nefret etmeni istemiyorum.
I really want to give you that orange
Şu portakalı sana vermeyi gerçekten istiyorum
You need to do this yourselves.
Sizin bunu kendinizin yapması lazım
The living room
Oturma odası
My son drinks milk every day before going to bed.
Oğlum her gün yatmadan önce süt içer.
You need to listen to this
Senin bunu dinlemen lazım
You're so tired, you need to rest
Çok yorgunsun, dinlenmen lazım
Sunday is a day of rest
Pazar dinlenme günüdür
I like sitting by the window
Ben pencere kenarında oturmayı seviyorum
I have to wake up tomorrow at seven o'clock
Yarın saat yedide uyanmam lazın
Although I look
Bakmama rağman
Although he went to bed, he hasn't slept yet
Yatmasına rağman henüz uyumadı
I want you to wake up after two hours.
İki saat sonra uyanmadı istiyorum
I want you to look at me
Bana bakmanı istiyorum
Before going to bed
Yatmadan önce
Get permission before looking at the box
Kutunun bakmadan önce izin al
Your father wants you to make tea
Baban çay yapmanı istiyorç
You don't need to wake up
Senin uyanmaman lazim
I don't want him to wait for me
Benim için beklemesini istemiyorum
We need to have fun tonight.
Bu gece eğşenmemiz gerekiyor.
Citizens are forbidden to wait here.
Vatandaşların burada beklemeleri yasaktır.
I love having fun with you
Seninle eğlenmeyi seviyorum
This present is very nice, thank you very much
Bu hediye çok güzel, çok teşekkür ederim
Shall we talk tomorrow?
Yarın konuşalım mı?
Let's drink all together on Saturday
Cumartesi günü hep beraber içelim
Let's go to that bar tonight
Bu gece şu bara gidelim
Shall we read that book?
Şu kitabı okuyalım mı?
Let's go home
Eve gidelim.
Let's talk all together.
Hep beraber konuşalım.
Let's go home
Eve gidelim.
Let's make food together.
Beraber yemek yapalım.
What shall we do?
Ne yapalım?
Shall we talk tomorrow?
Yarın konuşalım mı?
Which newspaper shall we read?
Hangi gazeteyi okuyalım?
Shall we eat pasta?
Makarna yiyelim mi?
Yes, let's eat chicken
Evet, tavuk yiyelim
Shall we buy the blue dress?
Mavi elbiseyi alalım mı?
Let's take this book.
Bu kitabı alalım.
This is a very expensive present.
Bu çok pahalı bir hediye.
What shall we buy for you from England
İngiltere'den sana ne alalım?